18 Ağustos 2014 Pazartesi

Adam Smith’e Göre Yabancılaşma


Yabancılaşma ile ilgili olarak yapılan çalışmalarda Adam Smith’in konu ile ilgili düşüncelerine çok fazla değinilmemektedir. Buna rağmen bazı yazarlara göre, Adam Smith kapitalist sistemle gelişen işbölümünün fabrika işçileri için bazı olumsuz etkileri de beraberinde getirdiğini söylemekte ve bu etkileri Marx’ın yabancılaşma teorisine göre yorumlamaktadır(Lamb, 1973:275). Kanungo (1992:414) da, Adam Smith’in verimli bir ekonomi içinde çalışan işçilerin sorunlarını fark ettiğini söylemektedir. İşi kolaylaştırma ve işbölümünün yönetim kademesi tarafından uygulanması, Smith e göre işçilerin şevkini kırarak, bedensel ve zihinsel yeteneklerini tam olarak kullanamamalarına yol açmaktadır.Adam Smith’in genel teorisi işbölümü üzerinedir. Smith, “Ulusların Zenginliği” adlı eserinin birinci kitabında işbölümüne üretimi arttırıcı bir faktör olarak bakmaktadır. Smith’e göre işbölümü, toplumun uygarlaşmasının temel faktörü durumundadır. Ayrıca işbölümü, gelişmiş toplumların ilkel toplumlara göre refah seviyesin- deki artışın nedenlerini ve makinelerin keşfinin koşullarını açıklamayı mümkün kılmaktadır(Esin, 1982:16). Smith işbölümünü, yalnızca meslek uzmanlaşması ile sınırlamamaktadır. Smith’e göre işbölümü kalifiye işgücü için geçerli olduğu kadar küçük işleri gerçekleştiren işçiler için de geçerlidir. Đkinci aşamada ise Smith için işbölümü, işgücünün çeşitli iş süreçlerine dağıtımı anlamına gelmektedir. Bu ikinci aşamanın da sermaye birikimi ve gelişmesi süreci için önemli bir role sahip olduğunu söylemektedir.Smith, “Ulusların Zenginliği” adlı eserinin beşinci kitabında ise işbölümünün bazı olumsuz etkileri üzerinde durmaktadır. Smith, birinci kitapta işbölümü olmadan işçilerin “miskin ve tembel” bir hal alacaklarını söylerken, beşinci kitapta işbölümünün işçileri “ahmak ve bilgisiz” duruma getirdiğini söylemektedir(West, 1964:26). Yazar bu kitabında tüm yaşamını az sayıda ve basit işlemleri yerine getirerek geçirmek zorunda kalan bireyin kendi buluş yeteneğini geliştirme fırsatına uzak kaldığını, belirli bir topluluğun aktif üyesi olduğunu unuttuğunu ve bu topluluğun çıkarlarına ilgisiz kaldığını belirtmek- tedir(Esin, 1982:17). Smith, aynı zamanda işbölümünün insanların gelişimleri üzerinde de olumsuz etkileri olduğunu söylemektedir. Smith’e göre, sıradan insanlar kişisel eğitimleri ve gelişimleri için yeterli zaman ayırmamaktadır. Bunun nedeni de, işbölümü sonucu eğitimin faydalarının insanlar tarafından tam olarak algılanamayışıdır. Smith, eğitime verilen önemin artmasının, işbölümünün kültürel çevre üzerindeki olumsuz etkilerini ortadan kaldırmak için bir çare olduğuna inanmaktadır (West, 1969:10).Smith’in işbölümü ile ilgili olarak olumsuz düşünceleri, West (1964:25) ve Lamb(1973:276)’ın ifadesiyle “yabancılaşma paragrafı”nda kendini göstermektedir:“İşbölümü sürecinde toplumun ve işgücünün büyük bir kesimini oluşturan işçiler, birkaç basit işlemle, genel olarak bir veya iki işlemle sınırlandırılmaktadır. Toplumun çoğunluğunu oluşturan bu kesimin fikir ve düşünceleri de, çalışma yaşamı içinde gerçekleştirdik- leri bu basit işlemler sonucunda oluşmaktadır. Çalışma yaşamı bir veya iki basit işlemden ibaret olan işçi, fikirlerini göstermek veya düşüncelerini uygulamaya koymak amacıyla uygun yöntemler geliştirmek için hiçbir fırsat bulamamaktadır. Belki de sonuç çoğu zaman aynı, hatta hiçbir zaman değişmemektedir. Bu nedenle, doğal olarak işçinin iş için sarf ettiği çabada bir azalma meydana gelecek ve işçi ahmak ve bilgisiz bir hal alacaktır. Đşbölümü sonucu işçinin beyni uyuşacak, bu uyuşuklukta işçinin sadece hayattan zevk alamamasına neden olmakla kalmayacak, aynı zamanda da cömertlik, asillik, duyarlılık gibi duyguların yok olmasına neden olacaktır.”Hamowy(1968:258), Smith’in yabancılaşma paragrafı öncesinde işbölümünün toplum üzerindeki olumsuz etkilerinden bahsetmediğini, bu paragrafla birlikte ilk olarak işbölümüne karşıt bir açıdan baktığını belirtmektedir. Hamowy, Smith’in burada açıkça yabancılaşma kavra- mından bahsettiğini ve yabancılaşmayı işbölümünün bir sonucu olarak gördüğünü de ayrıca eklemektedir.West(1969:7–13), yabancılaşma paragrafıyla Smith’in işçiler üzerinde daha çok kendine yabancılaşma duygusunun etkin olduğunu anlatmak istediğini belirtmektedir. West’e göre, Smith diğer eserlerinde de yabancılaşmanın tek türünden bahsetmekte, işçiler üzerinde güç- süzlük ve topluma yabancılaşma duygusunun etkili olmadığını söyle- mektedir.Buna karşılık Lamb(1973) ise, Smith’in yabancılaşma paragra- fını farklı yorumlamaktadır. Lamb’a göre Smith, işbölümünün sadece kendine yabancılaşmayı ortaya çıkarmakla kalmayacağına, aynı zamanda güçsüzlük ve topluma yabancılaşma boyutlarını da ortaya çıkartacağına inanmaktadır. Lamb(1973:281), West’in yorumunun tam anlamıyla yanlış olmadığını da eklemekte, Smith’in ağırlıklı olarak üzerinde durduğu yabancılaşma biçiminin kendine yabancılaşma olduğuna değinmektedir.Lamb(1973:275–276) ayrıca, Smith’in yabancılaşmayı, Marx’ın kavramı ünlü bir hale getirdikten sonra kullanmaya başladığını, o zamana kadar ise yerine satma, satış anlamına gelen “sale” kelimesini kullandığını belirtmektedir. Ayrıca Smith’in yabancılaşma paragrafının, ticaret-sanayi toplumunun insanlar üzerindeki olumsuz etkileriyle ilgili yazdığı yegâne cümleler olmadığını da eklemektedir. Kamu-İş; C:10, S:1/2008

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder